Fıstıklı Baklava

Fıstıklı baklavanın tarihi, Osmanlı İmparatorluğu dönemine kadar uzanır ve bu dönemde saray mutfağında özel günlerde yapılan nadide bir tatlı olarak ün kazanmıştır. 15. yüzyılda Osmanlı mutfağında yerini alan baklava, özellikle Ramazan Bayramı ve Kurban Bayramı gibi özel günlerin vazgeçilmez tatlarından biri olmuştur. O dönemde baklava, ince açılan yufkalar arasına konan Antep fıstığı veya ceviz ile yapılır, üzerine eritilmiş tereyağı dökülür ve şerbetle tatlandırılırdı.

Antep fıstığının baklavada kullanılması, bu lezzete özgün bir tat ve aromatik bir zenginlik katmıştır. Gaziantep yöresinin dünyaca ünlü fıstıkları, fıstıklı baklavanın ana malzemesi olarak kullanılmaya başlanmış ve bu tatlının ünü giderek yayılmıştır. 19. yüzyılda baklava, Osmanlı’dan Avrupa'ya kadar uzanmış ve çeşitli mutfaklara ilham kaynağı olmuştur. Fıstıklı baklava günümüzde de Türkiye'nin ve Orta Doğu'nun simgesel tatlılarından biri olarak, geleneksel tarifiyle yapılmakta ve özellikle Gaziantep baklavası olarak coğrafi işaret tesciline sahip olmuştur.

Fıstıklı baklava, asırlar boyunca aileleri bir araya getiren, bayramların ve özel kutlamaların en tatlı simgesi olmayı başarmış; gelenekten geleceğe taşınan bir kültürel miras olarak sofralarımızdaki yerini korumuştur.